SOYKIRIMCILIK HASTALIĞI HİTLER’DEN BULAŞMIŞ OLMALI

İsrail’in hafta başından bu yana Gazze’ye gerçekleştirdiği saldırılarda hayatını kaybedenlerin sayısının en az 200 olduğu bildirildi. Gazze’nin güneyindeki Han Yunus şehrine gerçekleştirilen saldırıda, aynı aileden 5’i çocuk 8 kişi hayatını kaybetti.

İsrail ordusu sözcüsü Peter Lerner yaptığı açıklamada, geçtiğimiz hafta başından bu yanayapılan saldırılarda en az 200 Filistinli’nin hayatını kaybettiğini söyledi. Lerner ayrıca, 9 gün süren saldırıda 750 hedefin vurulduğunu belirtti. Ayrıca, Hamas tarafından İsrail’e atılan 100 den fazla roketin ‘çelik kubbe’ adlı füze savunma sistemleri tarafından etkisiz hale getirildiği belirtildi.

Filistin sağlık yetkilileri, sabah saatlerinde Gazze’nin güneyindeki Han Yunus şehrinde gerçekleştirilen saldırıda, El Hac ailesine mensup 5’i çocuk 8 Filistinli’nin hayatını kaybettiğini duyurdu. Yetkililer ayrıca, gece gerçekleştirilen hava saldırısında dünya kupasını kafede seyreden 16 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Han Yunus şehrine gerçekleştirilen saldırıda, aynı aileden 5’i çocuk 8 kişi hayatını kaybetti.

MISIR REFAH KAPISINI SONUNDA AÇTI

Mısır hükümeti, İsrail’in bombaladığı Gazze Şeridi ile olan Refah sınır kapısını, yaralılar ve tıbbi yardımların geçişine açtı. Refah sınır kapısından sadece yaralı Filistinlilerin Mısır’daki hastanelerde tedavisine geçiş için izin verilecek. Ayrıca Gazze’ye tıbbi yardımların da götürülmesine izin veriliyor.

Mısır Sağlık Bakanlığı, yaralıların Refah kapısından alınarak hastanelere götürülmesi için sınıra 30 ambulans gönderdi. Ayrıca Ariş ve Şeyh Zuid şehirlerindeki hastanelere takviye doktorlar gönderildiği kaydedildi. Başkent Kahire’de ise 4 hastanenin yaralı Filistinlileri kabul etmeye hazır hale getirildiği bildirildi.

İsrail ordusunun topraklarına roket atıldığı ve üç israilli gencin filistinlilerce öldürüldüğü gerekçesiyle Gazze’ye “Koruyucu Hat” adı altında Pazartesi günü başlattığı saldırılarda 23’ü çocuk, 12’si kadın 200 Filistinli öldü, 537 kişi yaralandı.

Aralarındaki askeri güç dengesizliğine rağmen Filistin tarafı da İsrail saldırıları karşısında nefsi müdafa amacıyla roket ve havanlarla karşılık verdi. Filistinli direniş grupları, İsrail saldırılarının başladığı Pazartesi gününden bu yana Tel Aviv, Kudüs, Hayfa, Dimona ve Aşdod kentlerine onlarca roket fırlattıklarını açıkladı.

Hamas’ın silahlı kanadı İzzettin el-Kassam Tugaylarına bağlı deniz komandoları, İsrail’in Zikim Askeri Üssüne baskın düzenledi. Baskında 5 Filistinlinin öldüğü, 1 İsrail askerinin yaralandığı açıklandı.

BM’DEN ACİL TOPLANTI ÇAĞRISI

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Ban Ki-mun, BM Güvenlik Konseyi’nin Gazze sorununu görüşmek üzere acil toplanması gerektiğini ifade etti. Ban, Gazze’nin bıçak sırtında olduğunu belirterek, sivil kayıpları ve roket saldırılarını da kınadı. Birleşmiş Millet Genel Sekreteri Ban Ki-mun ve ABD Başkanı Barack Obama’nın orantısız saldırıda bulunan ve sivil can kayıplarına neden olan israil yerine saldırı sonrası nefsi müdafaa konumuna geçip İsrail tarafına roket fırlatan Filistin tarafını kınaması da dünya kamuoyunda şaşkınlıkla karşılandı.

Ban, yaptığı basın toplantısında, BM Güvenlik Konseyi Başkanı ile bir araya geldiğini ve kendisine konseyin Gazze sorununu ele alması için acil toplanması gerektiğini ilettiğini söyledi. Ortadoğu’da devam eden şiddet olayları nedeniyle son birkaç gündür bu sorunların çözümü için çaba sarf ettiğini belirten Ban, bu bağlamda bölge ve dünya liderleri ile ikili görüşmeler yaptığını kaydetti. İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu, Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ve Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah el Sisi ile de görüştüğünü vurguladı.

PROVOKATİF CİNAYETLERİN ARDINDAN, ORANTISIZ DEVLET TERÖRÜ

İsrailli üç gencin kim tarafından öldürüldüğüne dair elde henüz hiç bir delil yok. Filistin tarafı bu cinayetleri kesin bir dille reddediyor; ayrıca Filistin tarafı olayların başlangıcında nereden atıldığı belli olmayan roketlerin de kendileri tarafından atılmadığını ifade ediyorlar. Başından sonuna provokasyon ve komplo kokan cinayetler ve serseri roketlerin ardından elinde hiç bir delil olmadan her zaman olduğu gibi orantısız güç kullanmaya başlayan İsrail, çok sayıda masum insanın canına kıyarken aynı zamanda hukuk katliamına neden oluyor.

Üç İsrailli gencin öldürülmesi ve nereden geldiği belli olmayan roketler için harekete geçen İsrail ordusu, daha şimdiden aralarında kadın ve çocukların da olduğu 200 filistinli katliamına adını yazdırdı. Elde hiç bir delil olmaksızın orantısız güç kullanımının faturası her zaman olduğu gibi yine kadın ve çocuklara çıktı. İsrail 3 yahudi gencin ölümünden Filistin tarafını sorumlu tutarak giriştiği devlet terörü sonucunda 200 insan öldürüldü. Peki, başka bir devlet mesela Suriye’deki çatışmaları gündemden düşürmek ve Suriye’deki bürosunu kapatarak rejimi protesto eden Hamas’ı cezalandırmak için Esed bir kaç istihbarat elemanını göndermek suretiyle üç israilli genci ölümünü ve birkaç roketin İsrail’e atılmasını organize ettiyse; o zaman yapılan bu harekatı, katledilen onca insanı İsrail nasıl açıklayacak?

İsrail’e roket fırlatılması ve üç israilli gencin öldürülmesi Filistinliler tarafından yapılsa bile, bu eylemi yapanları gözetmeksizin ve kadın-çocuk ayırdetmeksizin sivil hedeflerin de bombalanması, onlarca masum sivilin katledilmesi adalete uygun olabilir mi? Bile bile Bir tek masum sivil veya asker can kaybı bile böyle bir operasyonu yapan devleti “terör devleti” kategorisine dahil eder. “Terör devletinin” “terör örgütünden” farkı daha büyük imkanlarla ve daha ağır silahlarla “terör” icra etmesidir. Bu durumda insanlık olarak üzerinde düşünülmesi ve cevaplanması gereken önemli sorulardan biri de “Dünyanın geleceği ve insanlık için adaleti gözetmeyen bir terör devleti mi daha tehlikelidir, yoksa onunla mücadele eden terör örgütleri mi?” sorusudur.

Böyle adaletsiz operasyonlar sonucunda İsrail, geride yakınları haksızca öldürülmüş, yüreği yanık kamikazeler bıraktığını ve geleceğe dönük olarak dünyanın heryerinde bulunan yahudilerin hayati risklerini büyüttüğünün farkında olmalıdır. Kendi kadın ve çocuklarının hayat hakkına saygı gösterilmesini beklemenin yolu, başkalarının çocuklarının ve kadınlarının hayat hakkına saygı göstermekten geçer! Şiddetin şiddeti doğuracağı gerçeği gözden kaçırılmadan, terörü bitirmenin tek yolu olarak “gaspedilen hakların sahiplerine iade edilmesi” prensibi ivedilikle uygulanmalıdır.

Üç israilli gencin öldürülmesi üzerine gazaba gelip, elde delil olmaksızın daha şimdiden 200 cana kıyan ve ölçüsüz hareket eden İsrail’i ve her yaptığı işi körükörüne destekleyenleri, bunca masumu öldürmenin sonucunda insanlık, tarih ve daha önemlisi ilahi gazabın elinden kimin kurtaracağı merak konusudur.

Kaynak : Hızır İlyas / balkayatv.com