Doğu Guta’ya Esed’den kimyasal bomba terörü
Suriye’nin Doğu Guta bölgesine Esed rejimi tarafından son dönemde 260’dan fazla saldırı düzenlendi. Uçak ve helikopterden atılan Varil bombaları başta olmak üzere her türlü silah kullanılan hava ve kara saldırılarında 250’den fazla sivil hayatını kaybetti.
Beşşar Esed rejiminin, tüm dünyanın gözleri önünde, bir vahşi terör saldırısı daha yaparak, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) kararı ve Rusya’nın ilan ettiği 5 saatlik ateşkese rağmen abluka altında tuttuğu Doğu Guta’da bugün düzenlediği saldırılarda 38 sivil hayatını kaybetti. Doğu Guta’nın Hammuriye beldesine düzenlenen kimyasal saldırı sonucu aralarında çocukların da bulunduğu yaralılar, bölgedeki hastanelere kaldırılarak tedavi altına alındı.
Birleşmiş Milletler, Suriye’de kimyasal silah kullanımından, saldırılarda sivillerin hedef alınmasına kadar pek çok savaş suçu iddialarını araştırdı ve sonuçları rapor haline getirdi. Birleşmiş Milletler’in hazırladığı rapora göre, Suriye rejimi yani Esed hükümeti Doğu Guta’da geçtiğimiz Temmuz ve Kasım aylarında Uluslararası hukuku da çiğneyecek şekilde kimyasal silahlarla sivilleri de hedef alan terör saldırıları düzenledi. 15 Ocak’a kadar 6 aylık dönemi kapsayan Birleşmiş Milletler raporunda, Suriye’de farklı gruplardan gelen başka ihlaller de yer aldı. Esed rejimi, Birleşmiş Milletler heyetinin girişine izin vermediği için bazıları Suriye içinde bazılar da Suriye dışında bulunan, 500 görgü tanığı ve mağdurla mülakatlar gizli bir biçimde yapıldı.
Gizli tanıkların ifadelerine dayanılarak elde edilen belge ve bilgiler raporlaştırıldı. Farklı grupların saldırılarından biri de: Rusya’nın Kasım ayında Halep’in Atareb bölgesinde bir pazar yerine düzenlediği ve 84 kişinin öldüğü saldırıydı. Saldırının, Türkiye, Rusya ve İran’ın garantörlüğünde oluşturulmaya çalışılan çatışmayı azaltma bölgeleri içinde bulunduğuna atıf yapıldı. Rusya’nın pazar yerini kasten hedef aldığına dair delilin olmadığı ancak yine de bu saldırının savaş suçu olarak değerlendirilebileceği tespitine vurgu yapıldı.
Raporda Amerika’nın öncülündeki koalisyon güçlerinin 2017 Mart’ında, DEAŞ’tan alınan Rakka’daki bir okul yakınlarına düzenledikleri 3 saldırıda Pentagon’un açıkladığının 5 katı can kaybı olduğu belirtildi. Birleşmiş Milletler, bu olay kapsamında yaptığı açıklamada, “o alanda DEAŞ militanlarının olduğuna dair bir bulguya rastlamadık” denildi. Oysa Amerika o saldırı hakkında açıklamasında, okul binasında 30 DEAŞ teröristinin olduğu bilgisini paylaşmıştı. Raporda, mağdurlara adaletin yerini bulması için yardımcı olunması ve adaletin de savaşa son verecek her çözümün de merkezi bir unsuru olması gerektiğine vurgu yapıldı. İnsan hakkı ihlali işleyen savaş suçluları için herhangi bir af imkanı olmaması gerektiğinin de altı çizildi.
